YAYINEVLERİNE VE YAZARLARA BÜYÜK DESTEK

İki kafadar kitap sever genç, ilginç bir çalışmaya imza attılar.  “Kitap Odası” adı altında Youtube, Facebook ve diğer kitle iletişim araçları ile kendilerine ulaştırılan kitapların tanıtımını yaparak yazarlara yardımcı oluyorlar.

Demir Akın – Gökhan Dinçer  adlı bu iki genç kendilerine ulaşan kitapları okuyarak görsel çekim yapıyor ve kitap hakkındaki düşüncelerini anlatıyorlar.  “Bu işin zorluğu nedir ?”  diye sorduğumuzda bakın ne diyorlar:

“İkimizde koyu kitap okuruyuz. Önce kitaplıklarımıza yeni kitaplar edinmek için başladık videolu kitap yorumlarına. Fakat yazarlardan, yayınevlerinden gelen talepler bizi epey yordu. Zaten meşakkatli bir şey yapıyorduk, gönderilen kitapların sayısı çoğalınca hepten raydan çıktık .Dolayısıyla bir karar aldık ve bu emeğimizin karşılığını yazar ve yayıncılar için makul bir ücretle onlara sunduk, sunuyoruz.

Dışarıdan bakıldığında ”al telefonu sende otur” çek gibi gözüken bir durum olarak algılansa da gerçekler öyle değil :

Öncelikle iyi bir okur olmanız ve kitabı anlamanız okumanız gerekli. Biz neysek oyuz ve evet iyi birer okuyucuyuz. Kitaplarımızı ince eler sık dokuruz. Kitabın videosunun çekileceği ortamın okura yakın olması gerekir ki bu da bizde mevcut. Işıklandırma ve ses sisteminin iyi ayarlanması lazım aksi halde ses kötü ışıklandırma fazla yada yetersiz gelir ve video rahatsız edici olabilir.

Kameranın fokus ayarları iyi olmalı. Profesyonel bir kamera kullanılmalı. Kitabın yorumlanacağı mekanın mümkünse sessiz olması lazım çünkü kamera en küçük sivrisinek sesini dahi algılar ve izleyen okurun dikkatini dağıtabilir. Sessiz ortamı bulmak çok ama çok zor çünkü dış etkenler videonun ortasında kapı zili, komşu gürültüsü, araç sesleri, doğa sesleri, telefon sesleri, çocuk sesleri gibi size misafir olur ve tekrarlayan çekimlere maruz kalabilirsiniz ki bu da sizin motivasyonunuzun düşmesine sebep olabilir.

Videolar  çekilip yüklendikten sonra iyi bir düzenleme yapılmalı. İnternete yükle işlemi sırasında başta facebook gibi sosyal paylaşım sitelerinde paylaşıldığında ilk görünecek fotoğraf yada resimin kitap ile alakası olması gerekir. Aslında bu yapılmasa da olur lakin biz bunu daha ilgi çekici bir video olması açısından yapıyoruz. İnternete yükleme işlemi bugün Türkiye’de sunulan ortalama internet hızıyla eğer video 5 dakikalık ise minimum 3 saat sürüyor. Peş peşe çekilen videolarla bu neredeyse bir günü buluyor. Bir gün kadar açık kalan bir bilgisayar düşünün. Ya elektirik giderse paniğini de ekleyin… Yanına açık bilgisayar fanının sesi ve voltaj yüksekliğindeki tehlikeyi de koyun. Tüm bunlar bittiğinde kuru bir teşekkürün bizim için anlamını siz düşünün. Dolayısıyla görsel ve sesli bir tanıtımın az da olsa emeğe saygı karşılığı olmalı diye düşünüyoruz. “ dediler.

Bu kitap severlerin Youtube ve Facebook  sayfaları aşağıdadır.

Video Kanalı için Tıklayınız

Facebook sayfası  için Tıklayınız